11 Ocak 2012 Çarşamba

Avrupa Birliği'ni dert etmedik, Eurovision'u ettiğimiz kadar...

Yazı yazmayı bırakın klavyeyi kullanmaktan bile baymış olabilirim. Bir şeyler yazmak istedim, çünkü: 
  • kafamı dağıtmam lazım,
  • biraz daha ders çalışırsam insan olma durumumu kaybedeceğim,
  • haberleri bile dikkatle takip edemiyor iken, bu konu üzerinde bari bir şey söylemiş olayım,
  • bugün pijamadan eşofmana geçişimi kutluyorum. 
Geldi mayıs ayları şarkısı eşliğinde bir Eurovision heyecanı daha sardı dört bir yanımızı. Kim gidecek, hangi dilde söyleyecek, kıyafeti nasıl olacak, dans edecek mi sorularının bir kısmı cevap bulsada, güzide kurumumuz TRT'nin seçiminden memnun olanlar olmayanlarla kavga etmeye başladılar bile. 

Geçen yıl tüm zamanımı DreamTv seyrederken geçirdiğim zamanlarda buldum Can Bonomo'yu. Bu çocuk çok eğlenceli, ne kadar güzel sesi var, arkadaki müzik çok iyi derken; laptop mutfak masasına getirilip anneye dinletildi. Sonra bir arkadaşım ya bu bizim şunun liseden arkadaşı dedi. Öğrendik, Can İzmirliymiş. Sonra diğer klipleri de izlenmeye başladı. Bir ara televizyonda gördüm ama dizi uzun ömürlü olmadı. Babylon konserleri, festivaller derken, Can Bonomo hep bir yerdeydi. Tanımadığın bir sürü grubun isimlerinin yazılı olduğu listelerde Can'ın ismini görüp, a Can Bonomo varmış dedim. 

Can Bonomo şimdi Eurovision yolcusu. Her ne kadar Bülent Özveren kimse ihaleyi üstlenmedi, Can'a kaldı desede, çok da güzel oldu bana sorarsanız. Can müzikle oynayabilecek, o gece yaşayacağımız eziyet içinde bizi eğlendirebilecek bir müzisyen öncelikle. Sonrasında ise inanılmaz enerjik bir adam. Ve açıkcası ben onun en klişe haliyle daha geniş kitleler tarafından tanınacak olmasına çok sevindim. Bir çok artısı yanında kocaman eksileri var tabii. İki gün oldu belli olalı, bugün gazetelerde annesi var. Ne gerek var diye sorası geliyor insanın? 

Bizde namus meselesidir Eurovision. Bakın geçen yıldan beri Yüksek Sadakat'in sesi çıktı mı? Bu yüzden pek kimse kendini ateşe atmak istemez. Ama ben bu sene Can'a çok içten bol şans diliyorum. Dinlemeyenler için "Bana bir saz verin"..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder